Bebeğinizin algısı ve duyuları her geçen gün kuvvetlenmektedir. Giderek nesnelerin sadece görünüşü ile değil dokusu ve tadı ile de ilgilenmektedir. Nesnelerin şekil değiştirebildiğini ve soğuk ile sıcağı öğrenir. Bu öğrenimleri pekiştirmek için ona objeler sunabilir, kavramların gelişmesi için verdiğiniz objelerin isimlerini ve niteliklerini söyleyerek dil ve duyu gelişimini destekleyebilirsiniz. Örneğin arada sütünüzü sağarak vermek zorunda kalıyorsanız, ılık biberonunu eline verdiğinizde onun gözlerine bakarak ve elinizdeki biberonu göstererek yavaş yavaş “süt” ve “sıcak” diyebilirsiniz. Daha sonra eline buzdolabından çıkmış bir elma vererek “elma”, “soğuk” diyebilirsiniz. Kavramları öğretirken mümkün olduğunca gerçek objeler kullanmanız duyu gelişimi açısından bu dönemde büyük önem taşır.
Çocuklar basitten karmaşığa ve somuttan soyuta doğru öğrenirler. Özellikle 0-3 yaşlar arasında çocuklarımıza somut ve gerçek bilgileri aktarmamız doğru olacaktır. Dünyayı yeni tanıdıkları için karşılaştıkları bilgi ne kadar gerçek ve somut olursa, o objelerle ne kadar tüm duyularını kullanarak deneyimler yaşarlarsa öğrenmeleri de o kadar kolay ve akılda kalıcı olur. Örneğin bir elma tanıtılırken eline elmayı vererek incelemesini sağlayın. Ağzına götürüp tadına baksın, koklasın. Böylece elma ile ilgili hem bütünsel bilgi sahibi olur, hem de bu bilginin kalıcı olmasını sağlar. Ancak elmanın resmini göstermek ya sadece elmadan bahsetmek daha soyut aktarımlardır. Bilginin algılanması da kalıcılığı da zorlaşır. Dil ve duyu gelişimi için, 0-3 yaşlarda yapabileceğiniz en güzel şey önce elmanın kendisi ile tanışmasını sağlamanızdır. Önce tüm duyuları ile elmayı incelemesine olanak vermeniz önemlidir. Daha sonraki aşamalarda da elmanın kendisi ile resmini karşılaştırarak soyut bilgileri aktarabilirsiniz.
Yazan: Nimet Altıok, Ergoterapist
Kidokit Kurucu Ortağı ve Scandic O.T. İstanbul Merkezi Kurucusu
Sensory Scandic O.T. İzmir Merkezi Kurucu Ortağı