28. hafta sizde oluşan değişiklikler
Artık gebelikte 28. hafta dönemine girdiniz. Üçüncü trimesterde ikinci trimesterde olduğunuz kadar rahat olamazsınız. Bacak krampları, basur, varisler, kaşıntılı cilt çatlakları, bel ağrıları, ayağınızda şişmeler, mide yanması, hazımsızlık bu trimesterde nispeten daha sıktır. Bu belirtilerin hemen tümü çeşitli şekillerde tedavi eder. Doktorunuza danışın.
Doğrusunu öğrenelim
Şu sıralarda oldukça gündemde olan “kordon kanı (kök hücre) saklanması” sizin de kafanızı karıştırıyordur. Aslında kordon kanı içinde bulunan kök hücrelerinin saklanması oldukça uzun zamandan beri uygulanmaktadır. Yeni olan, ailelerin kendi istekleriyle, ücret karşılığında, bebeklerinin kordon kanlarını saklamalarını sağlayan özel kuruluşların olmasıdır.
Bebek doğduktan sonra ondan geriye kalan göbek bağı, plasentanın içinde bulunan bebeğe ait kan, kök hücre denilen hücreler içerir. Bu hücrelere kök hücre adı verilmesinin nedeni bunların vücudun tüm organlarına ait hücrelerin kökenini oluşturmalarıdır. Embriyo döneminde farklılaşarak vücudun organlarını oluşturan bu hücreler biz yetişkinlerde de bulunmakla birlikte embriyonal dönemden henüz yeni çıkmış bebeğinizde bolca bulunurlar.
Kordon kanı bankaları doğumda doktorun bebeğin doğmasından sonra aldıkları kanı karbondiyoksit gazı kullanarak oldukça düşük ısılarda özel odalarda mühürlenmiş torbalar içinde saklarlar.
Kordon kanı bankaları genellikle ilk saklama için sizden bir ücret talep eder. Sonra da çok daha düşük bir ücreti yıllık saklama için alırlar. Bu kordon kanı bankaları yurtdışında olduğu gibi, ülkemizde de mevcuttur.
Eğer bebeğinizin kordon kanını saklatma konusunda doktorunuza danışırsanız çok farklı cevaplar alırsınız. Bazı doktorlar bunun gereksiz olduğunu düşünürken, bazıları ilerideki tıbbi gelişmelerin bu hücreleri kıymetli hale getireceği görüşündeler. Bir Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı olarak konuyu oldukça araştırmış olmama rağmen maalesef benim de kesin bir görüşüm oluşamamıştır. Konunun tıbbi boyutu yanında ekonomik yükü de olduğundan aileler bu gerçeğe göre hareket etmeliler. Aynı zamanda doktorun görüşünden bağımsız bir şekilde kendileri karar vermelidirler.
Bu haftalarda eşinizin masaj yapması sizi oldukça rahatlatır.
Dikkat;
Kış dönemi gripal enfeksiyonlara duyarlılığın arttığı dönem olmakla beraber “soğuk algınlığı” her mevsimde ortaya çıkar. Bağışıklık sistemini güçlendirici bir madde olan C vitaminini içeren çilek, portakal suyu, kivi ve brokoli gibi gıdaları (mevsimine göre) bolca tüketmelisiniz.
Gebelik döneminde grip aşısı bir zorunluluk olmamakla beraber bu aşıyı olmanızda bir sakınca bulunmamaktadır. Bu aşının içerdiği virüsler geçen senenin en salgın olan virüslerinin zayıflatılmış şekilleridir.
28. hafta bebeğinizde oluşan değişiklikler
Bebeğiniz inanılmaz bir hızla büyümeye devam ediyor. Kaşları ve kirpikleri çoktan oluştu, saçı uzamaya devam ediyor. Gözler tümüyle işler durumda. Bebeğiniz yağ depolarını oluşturmaya başladı. Ayrıca ağırlığının %2-3’ü yağ dokusu depolarından oluşuyor. Rengi nedeniyle kahverengi yağ dokusu adı verilen bu depo doğduktan sonra bebeğinizin vücut ısısını ayarlamada önemli görevler üstlenir.
Akciğerler solunum yapma özelliklerini kazandılar. Ancak bu gebelik haftasında doğan bebeklerde surfaktan adlı maddenin yetersiz olması nedeniyle solunum problemleri oluşur.
Solda üstteki resimde bebeğin baş kısmında gördükleriniz onun saçı değildir… Ultrasonografi saç gibi ince yapıları gösteremez.
4 boyutlu ultrason: © Dr. Kağan Kocatepe
Doktorunuz size son yaptığı kontrolde “bebeğinizin ters durduğunu” söylemiş olabilir. Bu gebelik haftasında bebeklerin yaklaşık yarısı “ters” dururlar. Yani “normal” bebek duruş pozisyonu olan baş aşağı durmak yerine rahim içinde “otururlar”. Makat geliş adı verilen durum, bebeğin doğum kanalına makatıyla gireceğini, yani bebeğin ilk doğan kısmının baş değil makat olacağını tarif etmek için kullanılan bir terimdir. Endişelenmeyin, bebeğiniz bu haftalarda yeri bol olduğundan sık sık “karar değiştirir”. Miyadına gelindiğinde makat gelişi olasılığı yanlızca %4’tür (aşağıdaki resimleri inceleyin).
Bazı anne baba adayları ise bebeklerinin ultrasonografide baş aşağı durmasını henüz daha bu haftada “doğum pozisyonu” aldığından bir endişe kaynağı haline getirirler. Bu haftalarda duruş pozisyonu belli bir anlam taşımaz, yalnızca bebeğinizin o anki tesadüfi pozisyonunu yansıtır. Bebeğin baş aşağı pozisyonda duruyor olması onun erken doğacağı anlamını taşımaz…
Miyadında bir bebek sıklıkla (%96) “kanala” bu şekilde girer.
Bu resimde ise bebek “ters” durmaktadır.
Bu arada: Bebeğinizle konuşun, artık sesinizi (baba adayının da) tanıyor…
Haftanın önerisi
Yorgunluk, gebelikte ortaya çıkan belirtiler arasında muhtemelen en sık ve hemen tüm anne adaylarında görülenidir. Yorgunluğu aslında belirti değil uyarı olarak algılamak daha doğrudur. Gebeliğin ilk haftalarında ortaya çıkan yorgunluk ve uykuya eğilim ikinci trimesterde ortadan kalkmışken bu haftalardan itibaren kendini yine göstermeye başlar ve sizi bedeninize daha çok özen göstermeniz gerektiği yönünde uyarır.
İşte size yorgunlukla başa çıkma önerileri:
- İster ev hanımı olun, ister çalışıyor olun fırsat buldukça dinlenmeye ve uyumaya çalışın.
- Kendi kapasitenizi aşan veya yapmak istemediğiniz şeylere “hayır” demeye özen gösterin.
- “İşkoliklik” gebelik döneminin kalitesiz geçmesine önemli katkılarda bulunur. Daha fazla çalışmanızın size getireceklerini ve sizden götürdüklerini tartın ve bunu yaparken bebeğinizi de hesaba katın.
- Düzenli egzersizlere veya en azından günlük yürüyüşlere devam edin.
- Beslenmenize özen göstermeyi sürdürün. Aşırı karbonhidratlı ve yağlı yiyecekler sizin aşırı kilo almanıza neden olabileceği gibi sindirim sisteminizin fazladan çalışmasına neden olarak sizi yorar.
- Ruhsal stresten uzak durun. Gebelik dönemi ve bebeklerle ilgili olumsuzluk çağrıştıran yayınlardan, yazılardan ve kişilerden uzak durun.
- Uyku saatlerinizi iyi düzenleyin.
Hamilelik dönemi, doğum ve doğum sonrası ile ilgili ayrıntılı bilgiler içeren bu bölümümüz Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Dr. Kağan Kocatepe tarafından hazırlanmaktadır.