Eğer bir anne iseniz size sesleniyoruz! Eğer anne dışında biri yazımızı okuyorsa, annelere destek olabilmek için, annelik ile ilgili yazımızı okumanızı tavsiye ederiz. 🙂
Anne olma baskısı
Sevgili Anneler, (özellikle de yeni anne olmuş kişiler) öncelikle şunu söylemek istiyoruz. Bitkin ve yorgun hissediyorsanız bunun sebepleri var ve bu dönemlerde böyle hisseden sadece siz değilsiniz. Hormonlarınızın size karşı çalışmasının yanı sıra muhtemelen üzerinizde sürekli bir baskı var. Pek çoğunuzun evinde anneler, kaynanalar, ablalar ve arkadaşlar, uzman olarak küçük tavsiyelerde bulunuyor hatta nutuklar atıyor. Bazen herkes başka bir şey söylüyor ya da bir şeyleri doğru yapmadığınızı imâ ediyor, söyledikleri küçücük şeyler bile canınızı sıkıyor. (Bu sadece onların değil aynı zamanda hormonlarınızın da suçu!) Hiç önemli değil. Öncelikle derin bir nefes alın ve güzelce arkanıza yaslanın. Önemli olan tek şey sizin ve bebeğinizin sağlıklı olması. Gerekirse dış dünyaya ara ara kulaklarınızı kapayıverin.
Amerika’da Time dergisinin 2017 yılında yayınladığı bir araştırmanın sonuçlarına göre yeni annelerin %70’i kendilerini iyi bir anne olabilme yolunda baskı altında hissediyor. Çoğu da hayal kırıklıkları ve utanç hissettiklerini söylüyorlar. Düşünün her 100 kadının 70’i kendini kötü ve baskı altında hissediyor. Sadece 30’u bu dönemi çok rahat geçiriyor. Üstelik bizim kültürümüzde yardım etme amaçlı olarak “karışma ve tavsiyede bulunma” alışkanlığının biraz daha da fazla olduğu düşünülürse muhtemelen aynı çalışma bizlerde yapılsa bu oran daha da yüksek çıkaracaktır. Yani kendinizi kötü hissetmenize hiç gerek yok. Şayet %30’un içerisindeyseniz de bunun ayrıcalık olduğunu bilin ve keyfini çıkarın.
Annelere önerilerimiz
Maalesef çevrenizde size ders verenler ya da sizi eleştirenler pek kolay bitmeyecek. Hatta bazen sokakta karşılaştığınız kişiler bile olur olmaz yorumlarda bulunabilecekler. Bunu değiştirmek elinizde değil. Ancak değiştirebileceğiniz iki önemli şey var:
-
Davranışlara karşı tutumunuzu değiştirin
Değiştirebileceğiniz en önemli şey bu davranışlar karşınızdaki tutumunuz. Derin nefesler, sakin olma ve olumsuz şeylere odaklanmaktansa, alınacak dersleri bir kenara not alıp kendinize, güzel bebeğinizle ilişkinize ve yeni ailenize odaklanmak size de bebeğinize de çok iyi gelecektir.
Unutmayın bu eşsiz güzellikteki birliktelik bir süre sonra yoğunluğunu kaybedecek. Elinizdeki o minicik eller büyüyecek ve paylaştığınız zaman aralıkları azalacak. Sadece sizinle olmak isteyen bu minik beden artık başkalarıyla da vakit geçirmek isteyecek. Biz sizin yerinizde olsak şu anın keyfini çıkarmaya çalışır, bebeğinizin ve ebeveynliğin size verdiği bu ayrıcalığı kucaklardık. Problemleri çok da büyütmeyerek biraz da görmezden gelerek, doğru bir gelecek inşa etmenin yollarını arardık. Çünkü siz de göreceksiniz ki zaman çok ama çok çabuk geçecek. Hayatta pek çok güzel şey zorluklarla elde ediliyor. Bu da farklı değil. Buradaki tek fark zorlukları görmemeyi öğrendiğimizde dünyada eşi ve benzeri olmayan bir hediyeye sahip olduğunuz. Ne kadar şanslı olduğunuzu ve bu güzel bebeği kollarınızda tutmanın ayrıcalığını hiçbir zaman unutmayın ve miniğinizi bol bol kucaklayın, sevin ve şükredin.
-
Bilinçli bir anne olma yolunda çaba gösterin
Değiştirebileceğiniz yani sizin kontrolünüzde olan diğer bir konu ise yaklaşımlarınızdaki bilinç ve bilgi düzeyiniz. Annelik yolculuğunda kendinizi mümkün olduğunca eğitin ve bilinçli bir anne olma yolunda çaba gösterin. O zaman söylenenlere verdiğiniz yanıtlar da doğru olur, yaptıklarınıza olan güveniniz de artar. Doğru şeyler yapmış olmanın keyfini de rahatlıkla yaşarsınız. Kidokit’in kurulma amacı da budur. Bilinçli anne babalar yetiştirebilmek. Çünkü bu yeni başlayan ilişkinin güzelliği, sizi tatmin ve memnun etmesi ve en önemlisi bebeğinizin doğmuş olduğu potansiyele ulaşabilmesi için bilinçli ebeveynlere ihtiyacı var. Bilinçli bir ebeveynin küçük dokunuşları çocuklarımız için inanılmaz büyük ve olumlu sonuçlar doğuracaktır.
Her yeni gün, bebeğinizle birbirinizi daha iyi tanıyacak ve bu işin püf noktalarını keşfedeceksiniz. Ancak bebeğiniz sürekli değişim ve gelişim içerisinde olacak, her zaman dinamik, öğrenmeye açık olmanız gerekecek. Sonuç olarak diyebiliriz ki, annelik hem zor hem keyifli. Keyifli taraflarına odaklanın, zor yönlerine de hazırlıklı olmaya çalışın. Böylece anneliğin güzelliklerini daha kolay yaşayabilirsiniz.
Kaynak: Time Dergisi
Funda Güngör Akpınar, Montessori Eğitmeni, Association Montessori Internationale
Özel Mutlu Panda Montessori Anaokulu Kurucusu
